Yaklaşık bir haftadır kendimi siyaset kampına aldım. Bazı ulusal ve yerel kanallarda gerçekleştirilmiş olan tartışma programlarını seyrettim.
Üzülerek belirtiyorum en aydınımızdan en cahilimize tek bir umut vadeden hal ve hareket göremedim. Sadece eleştiren, sadece bağıran, sadece hakaret eden ve sadece ben bilirim diyen tarafları seyrettim. İnsanımız beşer olduğunu unutmuş şaşma ihtimaline aldırış etmeyip, her şeyden çok emin konuşur olmuş. Takım tutar gibi siyasi parti tutmak, kulak kapatıp göz boyayıp insanları manipüle etmek “gazetecilik” olmuş.
Gerçek hayattan daha doğrusu sokaktan bir haber insanlar yüksek katlı rezidansların boğaz gören odalarında asgari ücret eleştirir olmuş. Sözüm bütün basın medya siyaset ve daha nicesine; biz bu memleketi birbirimizle kavga ederek, savaşarak, aşağılayarak, suçlayarak kazanmadık, biz bu memleketi birbirimizin sırtını kollayarak kazandık!
Kelime cambazları, fişleme meraklıları, etiketçiler, sabır taşı zorlayanlar bakın beni iyi dinleyin siz bu memleketin başına gelmiş en büyük felaketsiniz. Ne kadar vatansever, millet sever, gelişmeye aç, namuslu, dürüst, şerefli ve onurlu insan varsa insanca düşünmeye insanca konuşmaya insanca yaşamaya davet ediyorum. Ben ne; her şey güzel olacak diyenlerdenim ne de vatan beka namus diyenlerdenim! ben insan diyenlerdenim, ben şerefi için yaşayanlardanım benim sözüm benim gibi olanlara.
Dün gece bir rüya gördüm. Gördüğüm rüyada Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kürsüsünün ayaklar altından kaydığını gördüm. 45 senelik meslek hayatımda yemin olsun ilk defa bir cümle yazarken kanım dondu tüylerim diken diken oldu soruyorum gerçekten bize ne oldu ? Düşünmekten, yaşamaktan insanca olan her şeyden uzaklaştırıldık, tarafltarlaştırıldık, Bölündük, farklı değer olguları altında farklılaştırıldık. Halbuki 80 sene önce bu topraklarda yaşayan da aynı insandı biz de aynı insandık ama bizi buna inandırmadılar. Ak diyen de kara diyen de özünde aynı insan olduğunu biz fark etmedik.
Zaman geldi geçti baharlar geldi geçti ne sen aynı sensin, ne de ben aynı benim, biz insanlığımızdan geçmiş bir milletiz.