Urfa Emek ve Demokrasi Platformundan açıklama
Urfa Emek ve Demokrasi Platformu tarafından yapılan açıklamada, “Geçinemiyoruz! İşsizliğe, yoksulluğa hayır! Emekten, halktan yana bütçe istiyoruz” ifadelerine yer verildi.
Yayınlanma :
09.12.2021 09:25


Şanlıurfa’da “Geçinemiyoruz” açıklaması yapıldı.
Urfa Emek ve Demokrasi Platformu adına Dönem Sözcüsü Mahmut Binici açıklamayı okudu.
Binici, buradaki açıklamasında, şunları söyledi:
“Olağanüstü günlerden geçiyoruz. İktidar emeğe, emekçilere, çiftçilere, esnafa, kadınlara, gençlere, halka karşı adeta ekonomik darbe yapıyor. Bir kişinin tasarrufu ile iktisatta karşılığı olmayan, sınırlı bilgi ve görüşler ile politikalar yürürlüğe konulup ekonomik dengeler alt üst ediliyor. Bu akıl almaz görüş sonucunda: işsizlik, güvencesizlik artıyor.
2021 için geçerli olan yeniden değerleme oranı yüzde 9,11 iken 2022 yılında rekor bir artışla %36,2 yapıldı. Bu zam, cebimizdeki yangının 2022 yılında daha da büyüyeceği, temel yaşam giderlerimizi karşılayamaz hale geleceğimizin habercisidir.
‘GENÇLER VE KADINLARDA İŞSİZLİK ORANI DAHA DA ARTTI’
Ücretlerimiz enflasyonun altında ezildi. Maaşlarımız ve alım gücümüzü eridikçe eriyor. Ucuz işgücü kaynağı görülen kadınlara yönelik şiddet kadın kırımı boyutuna ulaştı. Toplumsal cinsiyete duyarsız, eşitsizlikleri artıran bütçede kadınların ekonomik kaynaklara, kamusal hizmetlere, eğitime, sağlığa ve sosyal koruma haklarına eşitsiz erişimi, bakım ve ev içi emeği ile çifte mesaisi bir kez daha göz ardı edilmektedir. İşsizlerin sayısı 10 milyona yaklaştı. Gençler ve kadınlarda işsizlik oranı daha da arttı. İşsiz kaldığımızda ise İşsizlik Sigortası Fonundan işsizlik parası alamıyoruz. Çünkü fondaki paralar sürekli patronlara aktarılıyor. 2017-2021 yılları arasında Fon’dan işverenlere doğrudan aktarılan destek ve teşvikler, yine işverenlere eğitim programları için ayrılan 10 milyar TL eklendiğinde 62 milyar TL’yi geçiyor. SGK verilerine göre 2020 yılında kayıtlı işçilerin yüzde 42’si asgari ücretle çalışıyor. Yani 2020 verilerine göre 15 milyon 203 bin 423 kayıtlı çalışan işçiden 6 milyon 390 bin 19’u açlık sınırının altındaki asgari ücretle çalışıyor. 9 milyonu aşkın yaşlılık aylığı alan emekli ile 4 milyon civarındaki hak sahibi emekliler de açlık sınırında yaşıyor. Nüfusun büyük bir bölümü insanca yaşam koşullarının çok uzağında açlık sınırının altında yaşam mücadelesi veriyor!
‘BU GİDİŞE SON VERMEK ZORUNDAYIZ’
Ülkeyi yönetenler ısrarla yükseliş, şahlanış masalları anlatırken, emekçiler yarın nelere zam gelecek, eriyen ücretlerimizle nasıl geçineceğini düşünüyor. Her sabah yoksulluğun ve işsizliğin arttığı bir güne uyanıyoruz. Dün aldığımızı bugün alamıyoruz. Her sabah paramızın döviz ve zamlar karşısında adeta pula döndüğünü görüyoruz. Avrupa’nın en düşük ikinci asgari ücreti Türkiye’de diye haykırıyorduk. Bugün durum daha da kötü. Patronlar rekabet gücü kazansın diye sadece Avrupa’nın değil dünyanın en ucuz işçilerinin yaşadığı ülkelerden biri haline geliyoruz. İşçisi çiftçisi kamu çalışanı bankalara borçlu, emeklileri aç, gençleri işsiz bir ülke yarattılar. Yeter artık! Bu kaderi biz yazmadık ama bozacak olan biziz. ‘İş bulamıyoruz’ diyenler, ‘barınamıyoruz diyenler’, ‘geçinemiyoruz’ diyenler omuz omuza bu gidişe son vermek zorundayız.
Bir avuç azınlık dışında artık kimsenin dayanacak gücü kalmadı. Nefes alamaz hale geldik. Bıçak kemiğe dayandı. Toplumsal öfke ve tepki giderek büyüyor. Bakınız son günlerde tüm illerde çeşitli protestolar gelişmeye başladı ve iktidar ciddi şekilde ürktü. Ülkeyi uçurumun kenarına getirdiler ama ‘istifa’ sesini duymak bile istemiyorlar. Dünyada olmayan bir şey icat ederek ‘hükümet istifa’ demeyi suç kategorisine eklediler. Alın size yeni bir katalog suç! Tüm protesto gösterilerinde ne zaman ‘hükümet istifa’ sloganı atılsa müdahale ediyorlar, gözaltına alıyorlar!
‘GEÇİNEMİYORUZ’
Buradan bu vesile ile bir kez daha söyleyelim, baskılara boyun eğmedik eğmeyeceğiz. Krizi biz yaratmadık, faturasını ödemeyeceğiz. İktidar derhal istifa etmeli, erken seçim kararı almalıdır.
Ücretli kesimlerin omzuna yıkılan vergi yükün hafifletilsin, bütçe gelirleri büyük oranda kar, faiz ve servetin vergilendirilmesine dayansın. Asgari ücret ve bütün ücretlerin asgari ücret kadarı için tüm vergi ve kesintiler sıfırlansın ve net ödensin. Elektrik, su, doğalgaz ve internet faturaları vergi ve kesintiden muaf tutulsun. Dolaylı vergiler düşürülsün, tüm gıda ürünlerinde KDV sıfırlansın. Eğitim, sağlık gibi kamu hizmetlerinin piyasalaştırılmasına son verilsin, kamu hizmetlerine ve yatırımlarına bütçeden ayrılan pay artırılsın. Herkese temel gelir güvencesi sağlansın. Toplumsal Cinsiyete Duyarlı bir bütçe hayata geçirilsin. Kısacası bu ülkenin işçileri, emekçileri olarak yarattığımız değerlerin, oluşturduğumuz kaynakların insanca bir yaşam, insanca çalışma koşulları ve iş güvencesi, parasız kamusal hizmet olarak geri dönmesini istiyoruz. Gelirde adalet, vergide adalet istiyoruz. 2022 bütçesi ve asgari ücreti belirlenirken ‘geçinemiyoruz’ diye haykıran milyonların talepleriyle omuz omuza mücadeleye çağırıyoruz.”
Kaynak: urfapusula.com
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: