Çaresizlik teknolojinin bu kadar gelişmesine rağmen insanoğluna öyle şeyler yaptırıyor ki insanın inanası gelmiyor.Bazen ölmüş Urfa kabadayılarına içimden mektup yazmak geliyor. Çünki Urfa’nın hasta olduğunu söylüyorlardı bana. Ve ben bugün Şanlıurfa’nın öldüğünü görüyorum. Ölüyü diriltmek için çare arıyorum ve daha büyük bir çaresizlikle yüzleşiyorum.
Eski kabadayılardan Irmıdan ‘ a mektup yazıyorum.Bediüzzaman’ın karşısında ölüleri yıllarca seyrettin. Yanında bir sürü “yıldız” yetişirdin.Şimdi öyle bir parlıyor ki hepsi görmelisin.
Şimdi neredeyse herkes zengin nerdeyse herkes yolsuz.Şimdi neredeyse herkes ahlaklı neredeyse herkes itibarını satmakta.Şimdi neredeyse herkesin serveti var ve neredeyse herkesin servetinde tüyü bitmemiş yetimin hakkı var ... Ne büyük acı aslında bir bilseler değil mi Irmıdan.
Fetö dehlizlerinde yetişip ihanet sularıyla asıllarını unutan , pastadan pay almak için gözleri yuvalarından fırlayan , asıl mesleklerini bırakıp Urfa’nın kurumlarını parselleyenleri anlatmasam da anladın değil mi Irmıdan. 30 yıllık emeğimi çalan , bankalara yar ettiren , haksız yere beni sürdüren ve ortaya dökülen bütün numaralarına rağmen ödüllendirilerin yaşadığı bir şehirde yaşamak sana da çok koyardı bildiğimden üzülmüyorum yokluğuna Irmıdan.
Ama bazı çırakların, bazı parselcilerin ,bazı aklı selimlerin ve nicelerinin şimdiki halini ve şu şehrin kara kederini görsen Urfa çoktan ölmüş de ona ağlayanları öldürmek için uğraşıyorlar şimdi derdin...
İşte senin yerine bütün bunları ben diyorum ve bunları yapan benmişim gibi cezalandırılıyorum ...Olsun bütün bunları yapan olmayayım sadece yazan olayım o bana yeter...