Bilirsiniz, Karadeniz’in fıkraları meşhurdur ama Urfa’da olanları bir kitaba derlesem muhtemelen bu konuda liderliği alırız.
Büyükşehir Belediyesi bu konuda en çok yararlandığım malzeme olurdu herhalde.
İçeride olan ve biten her şeyi sizler de duysanız bana hak verirsiniz.
Oluşturulan kadro kalitesi ortada. Etkin bir çalışma sistemleri yok, koordinasyon sıfır.
İçeride birbirinden yetenekli arkadaşlar var ama işleri ile ilgili değil!
Liyakat yok, denetim yok, iletişim yok...
İnsan kaynakları konusunda oldukça zayıf davranılıyor.
Spor dallarında yıldız futbolcular, yıldız basketbolcular vardır. Kendilerine yıldız denmelerinin nedeni; işlerine olan saygıları ve diğer sporcularun üstünde yeteneğe sahip olmalarıdır. Bu özellik onların tercih edilmesinde ve kazandığı maaşlarında kendini belli eder. Standartların üzerinde maaşları olur. Torpille, yatarak bu ünvanı almazlar. Maaşlarını sonuna kadar hak ederler.
Bizim Büyükşehir Belediyesi bu ‘Yıldız’ meselesini yanlış anlamış olacak ki; yetenek yoksunu, kalitesiz eğitim geçmişi olan, ortalıktan bir kaybolup bir çıkan, ‘‘Açıköğretim’’den mezun olanlara bir ODTÜ’lü, bir Boğaziçi’linin kazanamayacağı maaşları verirler; çift maaşlar hem de...
Ben ona/onlara ‘Kuyruklu Yıldız’ tabirini kullanıyorum.
Tüyü bitmemiş yetimlerin, çöplerden topladıkları ile geçimini sürdüren, işsizlikten dolayı çocuklarına çocukluğunu yaşatamayanların, parasızlıktan doğalgazını açamayan, odun kömür alamayıp battaniye altında tir tir titreyenlerin hakkını çift maaş alarak lüks ve sefa içinde yaşayarak yiyerek gasp edenlerin bir gün Allah hesabını sorar.
Kuyruk ‘Yıldızlarına’ buradan bir söz yazarak yazımı bitiriyorum;
Yıldızlar da kayar durmaz yerinde...