SURİYELİLER… FİLİSTİNLİLER… IRAKLILAR… HALEPLİLER… GAZZELİLER… ARAKANLILAR… UYGUR TÜRKLERİ… Ve onlardan olmayan diğerleri… SAVAŞ… KAN… GÖZYAŞI… Günlerce, aylarca ve hatta yıllarca bunlarla uyuduk bunlarla uyandık. Kalbimize kızgın bir bıçak sapladılar her seferinde. Ortadoğu kan ağladı her seferinde. İnim inim inledik her seferinde. Umarsız kalınamazdı kucak açtık. Türk, Kürt, Arap yoktur bizde. Biz tek bayrak tek vatanızdır. Parça parça bütünüzdür biz dedik. Gelin, gelin ekmeğimizi bölüşelim dedik. Ama bir de baktık ki ekmeğimize kan doğrandı. Her türlü imkânın sunulmaya çalışıldığı, kendi yetimimizden, öğrencimizden, çoluk çocuğumuzdan esirgediğimiz vergileri sizlerin boğazından akıttık. Duyduklarımız gözlerimizi yaşarttı. ‘’Türk bizden beter hale gelsin ‘’ ne demektir. Müslüman Suriyeli, zulme uğrayan Suriyeli zulmetmeye başladı. Şehirlerimize taştılar, esnafımızı taşırttılar, insanların yuvalarına, çocuklarına iliştiler.
Bakınız Ey Efendiler; Türk bağımsızdır. Gittiği yerde bayrağını diker vatanını kurar. Kadını, kızı, erkeği fark etmez. Ama burada sizin cama bakınca gördüğümüz jöleli saçlar, yandan bakışlar, edepsiz tavırlarla bizi bizim memleketimizden kovmaya çalışmanız. Gidin savaşın. Bunu duymak bakın bu ölümden beterdir. En baştan söyledik bu kadar içimizde neden varlar? Neden? Dinletemedik. Dinsiz olduk, merhametsiz olduk. Şehrin kapılarını koşa koşa açarken biz size demiştik: Aman ha dikkat! Diye. Dinlemediniz. Avrupa eledi elek dibinde kalanları tabiri caizse ülkemize hapsetti.
Biliyorum fark ettiniz ama her zamanki gibi geç ve artık gereksiz. Bugün duyduğum ve sevindiğim tek haber Sayın Vali Abdullah Erin’in tüm Suriyeli kanaat önderlerini Polis Evinde toplaması ve lisan-ı münasiple uyarması. Dedim ya size adam halden anlıyor. Halden ve dilden anlayan gönülden de anlar. Sayın Vali’nin Urfa ve Urfalıyla geçinmeye gönlü var. Urfalının gönlü var mı geçinmeye orasını bilemem.
Bildiğim tek şey tanısın tanımasın kapısına her gelene daha o eşiğine varmadan sofrasını göğe vardıran Urfalı dün Suriyeli Memleketine diyerek yürüyüş yaptı. Bu ne demektir has Urfalılar bilir. Hiç kimsenin benim vatanımı ezmeye hakkı yoktur. Dün öldürülen 3 canımız varken hiç yüzleri kızarmadan Türkiye’den değil dünyadan geldiğini iddia ettikleri ‘’maaşlarını’’ almak için Halkbank atmlerini çöktürmüşlerdi. Ve biz yerli devletimize, üniversitemize harç parası yatırmak için sıra bulamadık. Çünkü karşımızda sıra olmak nedir bilemeyen bir insan topluluğu vardı.
Bakınız zulme uğrayana, mazluma boynumuz kıldan ince. Ama bir çizgimiz var. İşte her şey o çizgiye kadar. 5 yıllık bir adaptasyon falan da olmaz. Kandırmayın kendinizi. Zira artık biz kanmıyoruz. Acıyoruz. Acınmamak için de vatanımıza sahip çıkıyoruz. Sayın Erin’in de bu ince çizgiyi yakalaması gözümde doksandan gol atmaktır. Hele ki bazı AKP’liler o kadar büyümüş o kadar büyümüş ki kendi kendilerini zehirlemeye başlamışken. Sonunda kendini zehirleyen deniz canavarları gibiyken bazı hem demler bana o kadar iyi geliyor ki. Teşekkürler Sayın Vali. Teşekkürler gerçek zulüm nerde fark edenler.