Hayatın bir anlamı olmayabilir, ama hayatımızın bir anlamı var.
Hayat bir rüya gibidir, iyisi ve kötüsü ile geçecek bir rüya.
Başkalarının hayatına kötülük edecek olursak, bizimde hayatımız er geç bir anında kâbus olacaktır.
Aynı şekilde başkalarının hayatını güzelleştirirsek, bizimde hayatımız er geç güzelleşecektir.
Unutmamak gerekir ki her insan kendisine yakışan eylemi yapar.
Kötülüğü yapan, en büyük kötülüğü yine kendisine yapmıştır.
Kötülük, asla kötülük ile durdurulamaz.
Bu hayatta hiçbir şey abartılacak kadar değerli değildir.
Hayatın anlamını, herkes kendisine göre seçer.
Gerek kendimize belirlediğimiz hedeflerle, kimimiz ise dinlerin gösterdiği hedefleri benimsemiştir.
İnsan, tabiatı gereği sürekli bir adım üstünü istemektedir.
Ve hepimizin gözüne sokulan hedef mutluluktur, ama mutluluğu hedef almak diğer duyguları yaşamayı reddetmek demektir.
Eğer reddedersek büyük tabloda ki tek bir noktaya bakmış olacağız.
Hayatta yaşayacağımız bir çok duygu var onları görmezden gelmek yaşamamızı daha da zorlaştırabilir.
Üzüntü, utanma, şaşırma... gibi duyguları yaşamayı istememek mutluluğumuzu daha da zorlaştırır.
Büyük tablonun hepsini görüp hepsine sarılmak gerekiyor.